İletişim

Birisi
Bir şey var aramızda
Senin bakışından belli
Benim yanan yüzümden
Dalıveriyoruz arada bir
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki
Gülüşerek başlıyoruz söze

Bir şey var aramızda
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek
Fakat ne kadar saklasak nafile
Bir şey var aramızda
Senin gözlerinde ışıldıyor
Benim dilimin ucunda
Nahit Ulvi Akgün

'' Birbirinin farkına varınca iletişim başlar.'' Ufak bi örnekle başlamak istiyorum. Metro merdivenlerinden inen birisini ve köşeyi az sonra dönüp merdivenden inen kişiyi görücek olan o kişiyi düşünün istiyorum. Birbirlerini görüp selamlaşmaları arasında 3 saniye olduğunu varsayalım. Sonrasında hiç durmadan yollarına devam etsinler. Sizce iletişimleri hangi evrede başlamıştır,ufak bi düşünme arasından sonra bu konuyu tartışalım. İletişim farkına varınca başlar demiştik duyu organlarımızın her biri bizim farklı mesajlar almamızı sağlar.Birbirini gören iki insan iç dünyasında şunları geçirmiş olabilir.'' Ah evet! Onu tanıyorum'',''Selam vermeli miyim?'',''Nasıl da kötü giyinmiş'',''Balık mı yemiş bu'' gibi, sizce iletişimleri selam verince mi başlamış oldu? Hayır bence değil. Bu örnekte de olduğu gibi insanların kokuları, görünüşleri, konuşmaları bize farklı mesajlar vermektedir.Bu yüzden farklı kokular kullanıp, farklı giyiniriz , kişisel bakımımıza önem veririz; bak ben temizim kendime değer veriyorum, sana da değer veriyorum, bulunduğum ortama uygun geldim çünkü burayı ve sizi önemsiyorum bu davranışlar konuşmaya gerek duymadan karşımızdakilere söylemek istediklerimizi aktarmayı ve iletişimimizi başlatmamızı sağlar. İş yerinizi düşünün her gün gördüğünüz ve görmeye devam edeceğiniz insanların her sabah yanından geçip selam bile vermiyorsunuz daha da ilerisi kafanızı bile kaldırmıyorsunuz, müdürsünüz ve çalışma arkadaşlarınızın ya da size bağlı olan insanların bulunduğu alanda yemek yemeyi uygun bulmuyorsunuz bu davranışlar ''Sizi umursamıyorum'',''Aynı yerde çalışmamız sizi görmek istediğim anlamına gelmez'',''Her isteyen benimle konuşamaz, konuşturtmam'' sonucuna çıkartmaz mı? Eşinizle evde yemişsiniz ve ardından çay faslına geçmişsiniz televizyon seyretmeye başlamışsınız ama konuşmuyorsunuz eşinizin verdiği emeği, gayreti, zamanı,iyi niyeti ve sevgiyi tanımayı ve takdir etmeyi niçin ihmal ediyorsunuz? Hiç bu açıdan bakmamıştınız öyle değil mi? maalesef her gün onlarca kez aynı durumu yaşıyoruz ya da yaşatıyoruz. Dikkatli olmak ve insanlara değer vermek kendi elimizde. Ayrıca bu konuda sınırlar ve sorumluluklarda işin içine girmekte,sadece somut şeyler değil, psikolojik durumlarda verdiğimiz mesajlarda önemli yer edinmekte bu sınırlar neler kısaca bahsedeyim ''BENİM'', benim arabam, benim eşim, benim çocuğum, benim kitabım, benim ailem, benim görüşüm benim olan her şeye verilen mesaj bana da verilmiş olur aileme verilen mesaj beni de ilgilendirmez mi aslında? bu yüzden yukarıda geçen kişisel gibi algılanan düşünceler bi yandan da çoğunluğu etkiler. Anne-babanın yanında yemek yiyip susan çocuğun şunu düşünmesi yanlış mı olur? babam annemi umursamadı dolayısıyla birbirlerini umursamayan iki insanın çocuğu olarak beni de umursamamaları normal benim de onları umursamamam normal.Yani iletişim sadece konuşmak değilmiş öyle değil mi?Duyu organlarından bahsetmiştim bu konuda iletişim açısından ilk izlenimler de çok önemli yapılan bir araştırmaya göre bizim için Görsel Kanal %55, İşitsel Kanal %38,Söz/içerik %07 etkilidir. Günlük hayatımızda bile sözlere çok değer veriyoruz fakat istatistikler ortada yani konuşmaktan ya da iletişim kurmaktan çekinmek sadece bizi korkutan ve yersiz düşüncelerimizden ibaret olan şeyler gibi, insan hata yapa yapa ya da Serhat Yıldız hocamın sayfamızdaki Hayal Kurmak yazısında da belirttiği gibi ''SABIR'' ve '' AZİM'' le öğrenilecektir.Konuşmaktan çekinmemeliyiz ya da iletişimi,karşımızdaki insanı kaale almamızı saflık, zayıflık gibi yersiz düşüncelerle ölçmemeliyiz. Kısacası iletişim insan için düşündüğümüzden de önemli ve değerli bir araçtır.